Çocuklardan Reagan ve Gorbaçov'a mektuplar


Her sabah uyandığımda, korkuyorum... Ne kadar sürecek bu, savaş olana dek mi? (Simone, 12 yaşında)

“İnsanlar, hayvanlar, bitkiler, her şey ölecek, hiçbir kuş ötmeyecek, hiçbir köpek havlamayacak,
hiçbir hayvan tek bir ses bile çıkarmayacak, insanlar bir daha hiç konuşamayacak, bu korkunç kötü bir düşünce!” (Heike, 11 yaşında).

Reagan ve Gorbaçov’a çocukların yazdıkları mektuplardan iki örnek. 30 ülkeden 225 bin çocuğun yazdiğı mektuplardan oluşan sergi büyük ilgi gördü Berlin’de. 30 ülkenin diliyle ve yaşları altıdan on yediye kadar olan çocukların kendi elyazılarıyla, o çocukça, o güzelim yaşam dolu resimleriyle açılan sergide Türk çocuklarının da barış istemlerini bildiren mektupları ilgi topladı.

Örneğin yedi yaşındaki Reyhan Aslaner’in mektubu şöyle: Dünya için barış istiyorum.
Bacası tüten bir ev, top top ağaçlar, füzelerin üstü çizili bir de resim.

Peace Bird Deutschland e. V. adlı barış derneğinin düzenlediği bu girişim, basında da büyük ilgi gördü.
Okulların Paskalya tatilinde bulunmasına karşın, üç dilde açıklamalı bilgi veren rehberlerin eşliğinde, hep gençlerle doldu sergi salonu.

Babam, annem, Lena ve ben barış istiyoruz. (Steffi, 16 yaşında)

Çocukların mektupları savaşın ne kadar kötü olduğunu,
barışın iyi olduğunu,
insanların ölmemesi gerektiğini,
yaşamak istediklerini belirten çok yumuşak, sevgi dolu cümlelerle dolu.

Adım Manuell. 11 yaşındayım.
Savaş değil barış istiyorum.
Ölmek değil barış istiyorum.
Barış çok iyidir.

İki ülke liderine sunulacak olan mektuplarla, dünyanın silahlardan arındırılması,
silahlanma yarışına bir son verilmesi,
bir daha dünya savaşının çıkmaması dilekleri iletilecek.

Sevgili Bay Reagan ve Bay Gorbacov,
Adım Abrina Compagiorg.
1975 Barış Yılı’nda doğduğum için şanslıyım ve sağlıklıyım.
Lütfen barışı koruyun.

Ne kadar insani bir istek değil mi?

9 yaşındaki Türk kızı Serap’ın mektubu şöyle:

Kentimizin üstünde bir uçak görsem, yeniden savaş olacak diye korkuyorum.
Ben bir Türk kızıyım. Sizden dileğim silahsızlanmanız.
Bir daha savaş çıkmasın. Eğer siz bunu başarırsanız, şimdiden size teşekkür ediyorum.
Serap Özçelik. 4. sınıf öğrencisi. Braunschweig.

Öğrencilerin o titrek elyazıları.

O buruş buruş kâğıtlar...
Çocukça o eğribüğrü çizgiler...
Evler...
Bulutlar...
Yaprakları yeşil, gövdesi kahverengi ağaçlar...
Çocuk bahçeleri...
Elele tutuşmuş çocuklar...
Aile resimleri...
Dumanı tüten evler...
Öpüşen insanlar ve çiçekler, çiçekler...

Ve daha pek çok ayrıntı, gözlem, çizgi.

Çocuklar barışı nasıl düşünüyorlarsa öyle çizmişler resimleri.
Kimisi resim yaptığı kâğıda yazmış yazacağını, kimisi kartpostal göndermiş.
Kimisi de mektup kâğıdını boyamış.

Adım Jennyfer. 11 yaşındayım.
Hiroşima’ya bir bomba atılmıştı. Ne yazık ki, pek çok insan öldü.
Pek çok insan sakat olarak yaşamını sürdürüyor.
Gençler de sizin çocuklarınız sayılır.
Sonumun kötü olmasından korkuyorum.



KÜÇÜK BİR DAĞ

Mektupların hepsi duvarlara, panolara yapıştırılamamış.
Okuyabildiklerimizin dışındakiler, sergi salonunun ortasına yığılmış, küçücük bir dağa benziyordu.

Bir başka mektup da şöyle:
Lütfen savaşmayın! Lütfen düğmeye basmayın!
Yaşamak istiyorum. Biz daha çok genciz.
Eğer tekrar bir atom savaşı çıkarsa, dünya parçalanır.
Sonra ne olacak? Bunu görmek istemiyor musunuz?
Korkmuyor musunuz? Biz korkuyoruz.
İnsanlık adına yaşamak istiyoruz.

Mektuplar Reagan’a ulaştıralacak. Geleceğin nesli geleceklerinden korkuyor. Geçmişten ders alınması isteniyor. Üzüntülerin, yıkımların, yaralanmaların, anasız-babasız kalmaların son bulmasını isteyen çocuklar, dünyanın bir daha kötü günler görmesini istemiyorlar. Bunu da çok açık dile getiriyorlar.

Savaşlardan korkuyorum. Roketlerden korkuyorum.
Panzerlerden korkuyorum. Atom füzelerinden korkuyorum.
Roketleri, panzerleri, atom füzelerini yok edin.
Lütfen daha fazla çaba sarfedin.

Kerstin adlı bir öğrenci deBüyümek ve dünyayı tanımak istiyorum diye yazıyor.

Atım ölmesin. (Linga, 13 yaşında).

Hayvanlar ve insanlar barış içinde yaşasın.(Bennet, 6 yaşında.)

Dünyanın bütün çocukları yemek bulabilsinler istiyorum.(Henni, 8 yaşında.)

Hallo Mr. Reagan!
Hallo Herr Gorbaçov!

Niçin barış içinde yaşamıyoruz?
Neden bu kötü atom silahlarını üretiyorsunuz?
Herkesi öldürmek mi istiyorsunuz?


ORTAK SORUN: KORKU

Böylesine içten, böylesine masum istekler insanın nasıl yüreğini sızlatmaz?
Dünya Barış Yılı’nda bundan daha anlamlı, bundan daha güzel istekler olabilir mi?
Geçen yıl Dünya Gençlik Yılı kutlandı. Aman ne kutlanış? Gençlere söz mü düştü?
Birkaç derginin, yazının dışında, ne değişti? Yöneticiler ne yaptılar?

Bu soruların yanıtı belli.

Son bir mektup, Ferit Damcıoğlu şöyle yazıyor:

Sevgili Reagan,
Biz çok barışmayı istiyoruz. Savaş hiç istemiyoruz.
Atom bombası atılınca dünyayı yakacak.
O zaman bizler ne olacağız?
Aslında atom hiçbir zaman atılamaz.
Çünkü atomun atıldığı bir yerde dünya yaşantısı yok olur (7 b).

Ferit’in değiştirilmemiş anlatımı böyle.

225 bin mektup!
Ortak sorun korku. Geleceklerinden korkuyor çocuklar.
Umutsuzlar. Karamsarlar. Ölmek istemiyorlar.
Yaşamak, mutlu olmak dileğindeler.

Adım Sabrina. 8 yaşında olmak istiyorum, yedi buçuk yaşındayım.



Gültekin Emre | Milliyet Sanat Dergisi - Yeni Dizi: 142 - 15 Nisan 1986