Berlin Kenti’nin 750. kuruluş yıldönümü kutlama etkinlikleri arasında bir de konser var. Carlo Domeniconi’nin bestelediği konçertoyu 35 kişilik bir orkestranın eşliğinde solist olarak bağlamaya Adil Arslan, gitarla Carlo Domeniconi seslendirecekler. Konserler kutlama programı çerçevesinde 25.6.1987 saat 16.00’da Philharmonie Konser Salonu’nda ve 26.6.1987 saat 20.00’de Akademie der Künste salonunda olacak.
İtalyan besteci Carlo Domeniconi Berlin ve İstanbul isimlerinden yaptığı alıntılarla yeni bir isim türetmiş: Berlinbul.
Yaptığı besteye bu ismi verişinin nedeniyse müziğinin doğu ve batının sentezini içeriyor olması.
Bu sentezi neden ilginç ve gerekli bulduğunu şöyle açıklıyor:
“Batı müziği son yüz yıldır giderek çıkmaza girdi. Ne müzisyenler ne de dinleyiciler artık yeterince sevmiyorlar, salt entelektüeller ilgileniyor. Bu süre içinde gelişemeyişinin nedenlerinden biri de Avrupa dışı müzik akımlarıyla beslenmemesi oldu. Aşırı akılcı, dinleyiciye de yabancı gelen bir müzik oluştu. Örneğin, doğu müziğinin en iyi öğelerini alarak kendini zenginleştirmesi olanağı vardı. Müzik kültürünün asıl değerini bulmak zor, bunun için çok uğraşmak gerekiyor. Batılılar doğu müziğini tanımıyorlar, bir gamdan başkasını bilmiyorlar. Örneğin Mevlânâ müziğini bilen yok.”
Carlo Domeniconi, bestesini yaparken Anadolu kültürünü de kapsayan bir oryantal kültürden etkilendiğini belirtiyor.
Beste çalışması Aralık ayından bu yana sürüyor, solistlerin düzenli çalışmalar ise Şubat ayından beri.
“Concerto di Berlinbul” üç bölümden oluşuyor.
- bölümde, orkestradan sonra oryantal bir temayla saz çalmaya başlıyor, gitar eşlik ediyor.
Sonra gitar batılı bir tempoyla solo yapıyor bu kez saz eşlik ediyor.
Sonra ikisi yepyeni bir temayla çalıyorlar ve daha sonra da orkestra giriyor, onun da ayrı bir teması var.
- bölüm daha çok oryantal bir sonatın ilk bölümü gibi, lied formunda.
- bölüm ise rondo form. Burada bir serbest bölüm var: Gitar ve bağlama doğaçlama yapıyorlar.
Bağlama sanatçısı Adil Arslan ise, Türk Halk Müziği değerlendirmelerinin ancak Türk Halk müziği enstrümanlarıyla yapılabileceği görüşüne katılmıyor. “Bu kısıtlayıcı, esnek olmayan bir bakış açısı” diyor. “Batı enstrümanlarının daha gelişkin olması yararlanılabilecek bir şanstır, Türk Halk Müziği için. Bağlama ulusal düzeyle kendi evrimini tamamlamış bir enstrüman. Bunun evrenselleşmesi için önce eğitim görmüş sanatçıların virtüözite düzeyine ulaşabilmeleri sonra bağlama için yeni teknik ve pozisyonlardan oluşan metod çalışmalarının yapılması, daha sonra da batı enstrümanlarında olduğu gibi düet, trio, kuartet, suit, partisyon eserler ve hatta bağlama ve orkestralar için konçertolar bestelenmeli” diyor.
“Concerto di Berlinbul” konseri sırasında radyo, TV ve plak kaydı yapılıp plak satışa çıkarılacak. Adil Arslan’la Carlo Domeniconi’nin daha önce yaptıkları bir uzunçalar daha bulunuyor. Anadolu temalarından oluşan partisyona yakın bir albüm hazırlayan sanatçıların plağının adı da Goethe’nin yapıtının isminden esinlenmiş: “Doğu Batı Divanı.”
Gülşen Karakadıoğlu | Milliyet Sanat Dergisi - Sayı: 169 - 1 Haziran 1987